Gölbaşı Belediyesi Ekim Ayı Olağan Toplantısı, gerçekleşti.

Gündem maddelerinin okunması ile başlayan toplantının son gününde gündem dışı konuşmalar yapıldı.

Gündem dışı söz alan MHP Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi Savaş Mülazimoğlu’da CHP Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi Fikret Bahadan’ın konuşmasına ilişkin açıklamalarda bulundu

MHP Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi Savaş Mülazimoğlu, Bahadan’a cevaben şu ifadeleri kullandı;

“Gar katliamında hayatını kaybedenlere biz de Allah'tan rahmet diliyoruz. Gönül isterdi ki Ekim ayı içerisinde hala tutuklu olan Selahattin Demirtaş'ın talimatıyla 6-7 Ekim olaylarında hayatını kaybeden 52 vatandaşımız içinde buradan bir şeyler söyleyebilseydiniz ya da 3 Ekim 2008 Aktütün Karakolunun baskınında 17 tane askerimizin şehir edilmesi ile ilgili de iki kelam etseydiniz ya da 6 Ekim 1990' da terör örgütleri tarafından öldürülen Bahriye Üçok'tan bahsetseydiniz ya da 22 Ekim 1993 günü şehir edilen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'dan. Allah hepsine rahmet eylesin. Tabi Türk Silahlı Kuvvetleri ya da sizin ifadenizle güvenlik kuvvetleri Gar katliamında göz yummamıştır, bilakis önlem almaya çalışmıştır. Hiç istemediğimiz bir olay vuku bulmuştur. Devlet gereğini yapmaktadır”

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı ile ilgilide açıklamalarda bulunan MHP Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi Savaş Mülazimoğlu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı;

“İçinde bulunduğumuz ay millet iradesinin tecelligahı olan ve Anadolu topraklarının ebedi vatan yapıldığı ve tapusuna Türkiye Cumhuriyeti diye yazılan, her yıl büyük bir coşkuyla kutladığımız Cumhuriyetin ilan edildiği aydır.

29 Ekim 1923 tarihinde alınan son ve kesin kararla; Türk milletinin bundan sonra hiç kimsenin tutsağı olmayacağı, mukadderatına gölge düşürmeyeceği, geçmişte olduğu gibi gelecekte de tam bağımsız yaşamaktan başka seçenek tanımayacağı tereddüde mahal bırakmayacak bir biçimde somutlaşmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “En Büyük Eserim” sözleriyle mana ve muhtevasını özetlediği Türkiye Cumhuriyet’i zalime korku mazluma güven vermiş, milli birlik ve beraberliğin güvencesi haline gelmiştir.

Millî mücadele haklı ve haysiyetli bir duruşun adıdır. Cumhuriyet ise bu şanlı mücadelenin ruhundan doğan, geçmişi gelecek özlemleriyle birleştiren fazilet timsali, milli egemenliğin tesis ve tecessüm zirvesidir.

Millî Mücadele’nin taçlanmış ve gönüllere taht kurmuş hali olan cumhuriyet, Türk milletinin kendi kaderine bizzat yön ve istikamet vermesini sağlayarak egemenliğin sahibini tescillemiştir.

Cumhuriyet, milletin üstünde hiçbir otorite veya makam tanımayan, temeli ve dayandığı esas milli egemenlik olan fazilet demektir.

Cumhuriyet, Türk milletinin istiklal ve istikbal güvenliği, Türkiye’yi yüksek hedeflere, diriliş ve yükseliş zirvesine taşıyacak rejim güvencedir.

Bu güvencenin tahrip edilip tartışmaya açılması devletin kuruluş felsefesine büyük bir karşı çıkıştır ki, buna da asla izin verilmeyeceğiz, kapı aralamayacağız.

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında, tarihimizin derinliklerinden süzülüp bugünlere ulaşan milli emanetler asla zedeletilmeyecek, hiçbir zaman da zaafa uğratılmayacaktır.

29 EKİM 1923 TARİHİ DİRİLİŞ VE YÜKSELİŞ EŞİĞİDİR.

Her karışında şehit kanı bulunan, her köşesinde isimli isimsiz nice kahramanın kıvrılıp kefensiz yattığı bu cennet vatanın Cumhuriyet’in ilanıyla bahtı açılmış, ufku aydınlanmıştır.

Caniyi “mazlum” gören, teröristi “general” gösteren, terör örgütlerine ana gövde olup rezalet ve dalalete düşen sahte ve sanal müttefiklerin tuzakları ne kadar büyük olursa olsun Türkiye’ye sökmeyecektir.

Türkiye Cumhuriyeti ilelebet var olacaktır. Ve de önünü kesmeye, önüne geçmeye hiçbir hainin, hiçbir düşman emelin gücü yetmeyecektir.

Cumhur, cumhuriyetine sahip çıkacaktır. Yeni işgal denemeleri, yeni saldırı ve komplolar milli surun hisarlarını Allah’ın izniyle aşamayacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti, milletimizin namus ve haysiyetine emanettir. Cumhuriyet, milli iradenin varlığıyla anlamlı ve baki kalacaktır.

Cumhuriyet; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller sayesinde bugünlere ulaşmış, milletimizin üstün fazilet ve fedakârlıklarıyla temellenmiş ve güçlenmiştir.

Türk’süz Anadolu hesabı yapanlara, devletsiz millet hayali kuranlara en kesin ve kalıcı cevap Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanıyla verilmiştir. Emanete sahip çıkacak, hükümranlık haklarına ve tarihsel hukukuna gölge düşürmeyecek olan da büyük Türk milletidir.

Bu duygu ve düşüncelerle Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna liderlik yapan ve ilk cumhurbaşkanımız olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, kurucu kahramanlara, vatan ve millet için hayatlarından vazgeçen aziz şehitlerimize cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, hepsini hürmet ve şükranla anıyoruz. Türk milletinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı yürekten kutluyoruz”